'Mevzuatlar çocuk ölümlerini engellemiyor'

  • 09:01 8 Nisan 2022
  • Çocuk
Dilan Babat
 
ANKARA - Kürt kentlerinde devletin faili olduğu çocuk ölümlerinde başat sebebin savaş politikaları olduğuna dikkat çeken HDP Çocuk Komisyonu Eşsözcüsü Nuray Türkmen, çocuklara dönük mevzuatların ölümlere engel olmadığını söyledi.
 
Kürt kentlerinde “olağanlaştırılmaya çalışılan” olağanüstü hal ile özel savaş uygulamaları da kalıcılaştırılmak isteniyor. Bölgenin en verimli topraklarına yerleştirilen mayınlar, zırhlı araçlar, karakollar ve kalekollar, bu politikanın en görünen yüzü. Kendisiyle başta katletme, yaralama olmak üzere birçok sonucu da doğuran tablonun bedelini en çok da çocuklar ödüyor. İnsan Hakları Derneği’nin (İHD) verilerine göre, 2008 yılından bu yana zırhlı araçların karıştığı en az 92 olay meydana geldi. 52 kişinin yaralandığı olaylarda 20’si çocuk en az 40 kişi katledildi. Etkin bir soruşturma ve kovuşturma süreçlerinin yürütülmediği bu vakaların neredeyse tamamında failler korundu, cezasızlıkla ödüllendirildi.
 
Cezasızlığın son örneği Diyarbakır’da 2019 yılında Efe Tektekin’i sürücüsü olduğu zırhlı araçla katleden polis İdris Aksoy’un, yargılandığı davada beraat etmesi oldu. Tam da bu cezasızlık örneği öncesinde ise 24 Mart’ta Urfa’nın Eyyübiye ilçesinde özel harekat polislerinin atış talim alanı olarak kullandığı bölgede 16 yaşındaki Muharrem Aksem katledilmiş halde bulundu.
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Çocuk Komisyonu Eşsözcüsü Nuray Türkmen, bölgede yapılan çocuk katliamlarını ve cezasızlık politikalarını değerlendirdi.
 
‘Çocukların varlığı kabul edilmiyor’
 
Türkiye’de çocukların varlığının kabul edilmediğini dile getiren Nuray, buna karşı çocukların nüfusunun yaklaşık 23 milyon olduğunu vurguladı. Nuray, “Bu alanda pek çok sorun var. Çocuk haklarının ihlal edilmesiyle ya da çocuk alanında yaşanan sorunlarla karşı karşıyayız. Kamuoyunda daha çok öne çıkanlardan biz haberdar olabiliyoruz. Genelde ülkenin içerisinde bulunduğu çoklu kriz ortamında yine çocukların yaşadığı çoklu kriz ile karşı karşıyayız. Bir savaş politikası başlı başına. Mülteci, yoksul, istismar, şiddet, ihmale, asimilasyon politikalarına uğramış, engelli çocuklara diğer insanlarla eşit şekilde bakılmaması gibi birçok sorun var. Ülkede çocukların haklarına gelene kadar varlıklarının kabul edilmediği bir hal var. Bir politika sorunun dan ziyade çocuklara dönük ciddi bir perspektif sorunu var” dedi.
 
‘Kürt illerinde savaş politikaları devam ediyor’
 
Urfa’nın Eyyübiye ilçesinde 16 yaşındaki Muharrem Aksem’in katledilişine dikkat çeken Nuray, “Muharrem’in bulunduğu yer, bir atış talim alanı. Bölge incelememizde, o bölgenin atış talim alanı statüsünden çıkarılması için yıllardır başvuru yapıldığını söylediler. Aslında başlı başına alanın kendisi bir mera. Köy arazisinde çocuklar meraya gidiyorlar, hayvanlarını otlarken, oyun oynarken serbest bırakılmış mayınlarla ya da kentin birçok alanına bırakılan zırhlı araçlarla yaşamlarını yitiriyorlar ya da engelli kalıyorlar. Kürt illerinde özellikle bu savaş politikaları çocukların yaşamları önünde bir engel” ifadelerini kullandı.
 
Çocuk ölümlerinin nedeni savaş politikası
 
Çocukların ve yetişkinlerin yaşamlarını yitirmesindeki sebebin Kürt sorununun çözümsüzlüğünde ısrar olduğuna işaret eden Nuray, “Bir Türklük üzerinden bakıldığında Kürtlerin, yaşamlarının yok sayılması gerçeğinin yanında çocuklar da yaşamlarının daha fazla kuşatıldığı, sözünü söyleyemediği, özgürleşemediği bir politika ile karşı karşıyalar. Muharrem Aksem yeni ama Muharrem’den önce kamuoyuna yansıyan Ceylan Önkol, Uğur Kaymaz gibi isimler, öne çıkan çocuklar. Ama son paylaşılan raporlara göre; 228 çocuk yaşamını kaybetmiş. Çocukların yaşamlarını kaybetmesinin tek nedeni savaş politikaları. Bu savaş politikalarının akabinde davalarda da sürekli bir cezasızlıkla karşı karşıyayız. Bir savaş, cezasızlık politikası ve Kürt sorunun çözümsüzlüğündeki ısrar, daha fazla çocuğun yaşamını yitirmesine neden oluyor. Zırhlı araç ile yaşamını kaybeden 5 yaşındaki Efe Tektekin’in davasında sanık polis beraat etti. Asli kusurlu olarak baba görülüyor. Asli kusurlu olmaktan çıkarılıyor baba ama burada sanık polisin cezasızlıkla karşılaşmasının yanı sıra 5 yaşındaki bir çocuk asli kusurlu olarak görülüyor. Burada dolaylı olarak hukuk sistemi ve devlet bu çocuğun kusurlu olduğunu söylüyor” şeklinde konuştu.
 
‘Mevzuat çocukların ölmesine engel değil’
 
Nuray, zırhlı araçlar, mayın patlaması, serbest bırakılan patlayıcıların patlaması sonucu çocukların ölmemesi için mevzuatın bir çare olmadığına vurgu yaparken, “Çocukların yaşamlarının korunmasını, yıllardır sürdürülen devlet politikasının ortadan kaldırılmasına bağlayabiliriz. Mevzuatın sadece yerine getirilmesiyle çözülecek bir sorun olarak görmüyoruz” dedi. Meclis Çocuk Hakları Alt Komisyonu’nun harekete geçmemesini eleştiren Nuray, şöyle devam etti: “Meclis komisyonları bir devlet politikasının konuşulduğu ve gündemleri ona göre belirlendiği yerler. Daha kapsayıcı, bütün çocuklar için söz söyleyen ve toplumsal özne olarak kabul eden bir politikadan söz ediyoruz ama devletin kendisi çocukları toplumsal özne olarak kabul etmiyor. Çocukları sadece 23 Nisan’da bir koltuğa oturtarak, bir gösteri yaparak ya da bir söz hakkı vererek sadece çocukların o söz hakkına sahip olduğu düşünülemez. Çocukları bir gösteri haline getiren, ailenin uzantısı olarak gören bir devlet politikası var. Çocuklara ne modern ne geleneksel yaklaşılması gerekiyor, bu alanda bir üçüncü yol yaklaşımı mümkün. Bunu sürdürebiliriz, bütün ülkenin özgürleşmesi ve çocukların özgürleşmesi açısından önemli bir adım olacaktır.”
 
‘Çocuk perspektifinin oluşması için mücadele edeceğiz’
 
Nuray, HDP Çocuk Komisyonu olarak, Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu’na bağlı Çocuk Hakları Alt Komisyonu’nun işletilebilmesi, ölümlere dair toplantıya çağrılması ve çözüm üretilmesi için çabalarının olduğunu dile getirerek, “BM Çocuk Hakları Sözleşmesi’ndeki birkaç maddeye ilişkin kanun teklifi hazırlıyoruz. Şu ana kadar çok sayıda önerge ve kanun teklifi verildi. Çocuk Komisyonu olarak sadece Meclis’te değil dışarıda da bir çocuk perspektifinin oluşması için çalışıyoruz. Çocuk kurumları ile bir araya geliyoruz, Meclis içinde ve dışında çocukların yaşam haklarına yönelik ve çocukların kabul edilmesi için çalışmalarımızı sürdürüyoruz” şeklinde konuştu.
 
Zırhlı araç ve mayın patlaması sonucu yaşamını yitiren ve yaralanan çocuklardan bazıları şöyle: 
 
21 Kasım 2004: Mardin’in Kızıltepe ilçesindeki evlerinin önünde 12 yaşındaki Uğur Kaymaz ve babası, polis tarafından katledildi. Mardin Valiliği yaptığı ilk açıklamada, “iki örgüt üyesinin çatışmada öldürüldüğünü” söyledi. 12 yaşındaki Uğur örgüt üyesi sayıldı.
 
31 Ağustos 2008: Batman’ın Diyarbakır Caddesi’nde zırhlı araçların konvoy gösterisi sırasında araçlardan biri Adnan Enük’ü (11) ezdi. Olayda Adnan Enük ağır yaralanırken, asker hakkında açılan soruşturma takipsizlikle sonuçlandı.
 
29 Nisan 2009: Maziye Aslan (7) Hakkâri karayolunda yürüdüğü esnada özel harekât polislerinin kullandığı araç ile ezilerek katledildi.
 
28 Eylül 2009: Diyarbakır’ın Lice ilçesindeki Şenlik köyünde koyun otlatmak için çıktığı evinden 200 metre uzaklaştığı sırada kaynağı belirsiz bir patlama soncu 12 yaşındaki Ceylan Önkol yaşamını yitirdi.
 
4 Haziran 2010: Şırnak’ta Diren Basan (10) akrep tipi zırhlı polis aracının altında ezilerek yaşamını yitirdi. Diren’i katleden polis hakkında açılan soruşturma takipsizlik kararıyla kapatıldı.
 
13 Haziran 2012: Erzurum’un Karayazı ilçesinde ayakkabı boyacılığı yaptığı sırada zırhlı aracın çarptığı Yusuf Yılan (9) katledildi, fail polis hakkında ise herhangi bir dava açılmadı.
 
2013 Nisan: Şırnak’ın Cizre ilçesinde polis aracı Sinan Saltıkalp’a (17) çarparak ağır yaraladı. 4 ay yoğun bakımda kalan Sinan, 29 Ağustos’ta tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi.
 
15 Nisan 2016: Antep-Urfa karayolunda, Bölge Jandarma Komutanlığı’na ait askeri zırhlı aracın çarptığı minibüste bulunan Cuma Özkaplan (17) yaşamını yitirdi.
 
12 Haziran 2016: Şırnak’ın Cizre ilçesinde zırhlı aracın çarptığı Bünyamin Bayram (6) yaşamını yitirdi.
 
24 Temmuz 2016: Van’da İpekyolu İlçe Emniyet Müdürlüğü önünde hareket halindeki polis panzerinin altında kalan 4 yaşındaki Taha Kılıç yaşamını yitirdi. Görgü tanıkları aracın durmadığını anlattı. Taha’nın ölümüne neden olan polisler hakkında herhangi bir işlem yapılmadı.
 
30 Ağustos 2016: Van’da Mustafa Duman (17), evinin önünde otururken zırhlı aracın açtığı ateş sonucu yaşamını yitirdi.
 
24 Ekim 2016: Şırnak’ın Cizre ilçesinde Hakan Sarak (5) zırhlı aracın çarpması sonucu yaşamını yitirdi.
 
1 Ağustos 2017: İstanbul’un Okmeydanı’nda Kobanêli Raşid Oso (7) zırhlı aracın çarpması sonucu yaşamını yitirdi.
 
9 Şubat 2017: Mardin Dargeçit’te 7 yaşındaki Berfin Dilek, zırhlı polis aracının çarpması sonucu hayatını kaybetti.
 
4 Mayıs 2017: Şırnak’ın Silopi ilçesine bağlı Karşıyaka Mahallesi’nde, akrep tipi zırhlı aracın evin duvarını yıkarak içeri girmesi ile odada uyuyan 7 yaşındaki Muhammet ile 6 yaşındaki kardeşi Furkan Yıldırım katledildi.
 
19 Ekim 2017: Siirt’in Çal Mahallesi’nde, ejder tipi zırhlı araç tarafından ezilerek ağır yaralanan Felek Batur (6) yaşamını yitirdi.
 
22 Kasım 2017: Şırnak’ın Cizre ilçesi Sur Mahallesi yakınlarında oyun oynayan 8 yaşındaki Ruken Cansırı, zırhlı polis aracının çarpması sonucu yaralandı.
 
25 Ocak 2018: Şırnak’ın Cizre ilçesine bağlı Dicle ile Kale mahalleleri arasında bulunan Birca Belek civarında, seyir halindeki zırhlı polis aracı 10 yaşındaki S.A. adlı çocuğa çarptı.
 
7 Nisan 2018: Şırnak’ın Silopi ilçesine bağlı Yenişehir Mahallesi’nde bulunan Hastane Caddesi üzerinden karşıdan karşıya geçmek isteyen Nesrin Kılıç ve Suavi adlı çocuğuna zırhlı araç çarptı. Suavi'nin sol ayağı kesildi.
 
24 Mayıs 2018: Muş’ta yaşayan 10 yaşındaki Veysel Toplu, evinin önünde oynadığı sırada zırhlı araçtan açılan ateş sonucu yaralandı. Valilik 24 saat sonra olayın kazara olduğunu açıkladı.
 
12 Mart 2019: Şırnak Silopi’de sabah okula giden 9 yaşındaki Ruken Elma, panzer çarpması sonucu ayağından yaralandı.
 
11 Eylül 2019: Diyarbakır merkez Bağlar ilçesi 5 Nisan Mahallesi Emek Caddesi üzerinde seyir halinde olan zırhlı araç, Efe Tektekin (5) adlı çocuğa çarparak katletti. Fail polis İdris Aksoy beraat etti.
 
9 Ekim 2019: Şırnak'ın Silopi ilçesine bağlı Karşıyaka Mahallesi'nde 7 yaşındaki Hamza Öğdem'e zıhlı polis zırhlı aracı çarptı. Araç olay yerinden kaçarken, Hamza Öğdem yaralandı.
 
1 Nisan 2021: Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde 12 yaşındaki Nihat Şerzan Akdoğan adlı çocuk, yoldan hızla geçen zırhlı polis aracının çarpması sonucu yaralandı.
 
8 Ağustos 2021: Bitlis'in Ahlat ilçesine bağlı Sanayi Mahallesi’nde Malazgirt'te düzenlenen "Zafer Kutlamaları" adlı etkinlikten dönen ve içerisinde Erzurum 3 Ordu Komutanı’nın olduğu belirtilen 25 SH 249 plakalı aracın çarptığı 10 yaşındaki Eyüp Kırtay yaşamını yitirdi.
 
3 Eylül 2021: Şırnak'ın İdil ilçesine bağlı Turgut Özal Mahallesi'nde, zırhlı aracın çarptığı 7 yaşındaki Miraç Miroğlu yaşamını yitirdi.
 
24 Mart 2022: Urfa’nın merkez Eyyübiye ilçesine bağlı Micit (Çalışkan) Mahallesi’nde özel hareket polislerinin atış talimi yaptığı alanda 16 yaşındaki Muharrem Aksem katledilmiş halde bulundu.